Roma’nın Amerikalı sahipleri, takımın sezona kötü başlamasının ardından yeni bir teknik direktör arayışına yöneldi. Roma, son olarak Hellas Verona karşısında 3-2 yenilgi alarak 11. sıraya kadar geriledi. Bu durum, teknik direktör Ivan Juric üzerindeki baskıyı artırırken, alternatif isimler arasında Lampard da öne çıkanlardan biri oldu.
TEK ADAY LAMPARD DEĞİL
Chelsea efsanesi Lampard, Roma’nın başına geçerse bir zamanlar aynı görevi yürüten Jose Mourinho’nun izinden gidebilir. Ancak Roma’nın tek düşündüğü isim Lampard değil; kulübün sahipleri Friedkin Grubu, Chelsea’nin eski teknik direktörlerinden Graham Potter’ı da listenin başına koymuş durumda. Potter, son dönemde Sky ve BBC gibi televizyon kanallarında yorumculuk yaparken, birçok kulüpten gelen teklifleri beklemeye almıştı.
Friedkin Grubu, aynı zamanda Paulo Sousa gibi deneyimli isimleri de değerlendiriyor. İtalyan medyasının haberine göre, Sousa, Birleşik Arap Emirlikleri’nde Shabab Al Ahli’yi çalıştırıyor olmasına rağmen Serie A’ya dönmeye sıcak bakıyor. Fiorentina ve Salernitana gibi İtalyan kulüplerinde daha önce çalışmış olan Sousa’nın, Friedkin Grubu tarafından ödenecek bir serbest kalma maddesi bulunuyor. Bu da Sousa’yı, Roma için erişilebilir bir aday haline getiriyor.
JURİC BEKLENEN SONUÇLARI ALAMADI
Juric, Eylül ayında Roma’nın başına geçmiş ve efsanevi oyuncu Daniele de Rossi’nin yerine göreve başlamıştı. Ancak beklenen sonuçları alamayan teknik adamın görevine son verilmesi gündemde. Juric’in olası ayrılığının ardından Roma’nın Lampard, Potter veya Sousa gibi isimlere yöneleceği düşünülüyor.
Frank Lampard ve Graham Potter, Chelsea’den ayrıldıklarından beri herhangi bir teknik direktörlük görevi üstlenmedi. 46 yaşındaki Lampard, yeniden sahalara dönmeye hevesli olduğunu dile getirirken, Potter ise Ajax gibi büyük kulüplerin tekliflerini geri çevirip doğru projeyi beklediğini belirtti.
Roma’nın sahipleri olan Friedkin Grubu, aynı zamanda Premier Lig kulüplerinden Everton’ın satın alımını da tamamlamak üzere. Dan Friedkin’in bu süreçte Ekim ayı sonunda İngiltere’ye gittiği biliniyor. Friedkin Grubu’nun bu hamleleri, Avrupa futbolundaki etkilerini artırmaya yönelik bir adım olarak yorumlanıyor.